İslam aleminin en ağır yara aldığı dönemler her ne kadar birinci ve ikinci dünya savaşı olarak biliniyor olsa bile, bu gerçek değişti diyebiliriz. Covid-19 salgını ve pandemi tedbirleri kapsamında Türkiye başta olmak üzere İslam ülkelerinde camiler kapatıldı, cemaat kavramı yok edildi ve omuz omuza ibadetin yeri 2 metre'ye varan açıklıklara ulaştı. Anlayacağınız Müslümanların arası açıldı. Ve bu açılma sonucunda şeytan aramıza girdi. Elbette bu durum İslam'ın zarar görmesi ve akabinde Müslümanın şuurunda ciddi tahribatlara yol açtı. Bu gün siyasi anlamda Türkiye'de ve İslam coğrafyasında görülen büyük yıkımların nedeni de Müslümanlar arasındaki fiziki ve uhrevi mesafedir. Bir şekilde var olan bu mesafe; siyasi hataların yoğun olduğu bir dönemde gerçekleşen pandemi ile bugün AK Parti ve MHP'yi Türkiye'de güç hatta iktidar kaybetme noktasına getirdi. Sokağa çıkıp vatandaşa AK Parti veya MHP İl Binası nerede diye sorsanız yerini kaç tanesi gösterir bilmiyorum! Ancak Bursa'da yaşayan 3 milyon insandan kaç tanesi AK Parti ve MHP İl Binasına veyahut ilçe binalarına girmiştir? Bu soru bugünün en değerli sorusu diyebilirim. AK Parti İl Başkanları Sedat Yalçın ve Cemalettin Torun dönemlerinde basın ve medya dahil birçok çevre ile yaşanılan büyük tartışmalara rağmen insanlar partiden uzak kalmıyordu, uzaklaştırılmıyordu. Lakin bugün AK Parti MKYK üyesi olan dönemin İl Başkanı Ayhan Salman yönetiminin yaptığı hatalar sonrasında AK Parti ile vatandaşın arası açıldı. Öyle ki, AK Parti Bursa'da bir mahalle oy farkı ile Büyükşehir Belediye seçimini kazandı ve Gemlik CHP'ye teslim edilirken, Yenişehir MHP'ye hibe edildi. Bunun mükafakatı olarak dönemin İl Başkanı MYKY üyesi oldu. Peki, bu pazar bir genel seçim olsa AK Parti ve MHP'nin oluşturduğu Cumhur İttifakı Bursa'da kaç Milletvekili kazanır? Bu soruyu vatandaşa sorduğunuzda MHP'nin 1 Milletvekili çıkarması zor görülürken, AK Parti'nin en fazla 8 Milletvekili çıkaracağı iddia ediliyor. Ki, AK Parti'de kritik eşik 10. Peki, bu kaybın nedeni nedir?   Bildiğiniz üzere uzun zamandır, ulusal siyaset içerikli yazılar yazıyorum. Bunun ana nedeni AK Parti'nin kalesi olan Bursa'da yaşanılan siyasi kirlilik, ego ve baskın hakaret alışkanlığı. Bu olumsuz tutum özellikle Büyükşehir olan Bursa'da ciddi sorunlara yol açıyor. Maalesef yarın seçim olsa bana "AK Parti'ye oy verir misin" diye  sorduğunuzda ki, Ankara'dan arayan değerli dostlara da söylüyorum "benim oyum MHP'ye" diye AK Parti'ye oy vermem! Peki, 18 yaşında ilk oyumu kullandığım AK Parti'den önce Büyükşehir Belediye seçimlerinde akabinde yarın olacak bir seçimde neden kopuyorum, koptum? Erbakan ve Erdoğan siyasetinin hakim olduğu bir sülale neden yarın AK Parti'ye oy verme konusunda "oy vermem" cümlesini yüksek sesle söylüyor? Gemi batıyor arkadaşlar! Ancak bizler bu gemi yapılırken, gemiyi denizlerde yüzdürürken, kaptan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında var olmamıza rağmen yarın yokuz diyoruz. Bunun ana nedeni bugün gemiyi batıranların geminin içindekiler olmasıdır! Peki, kim var geminin içinde? Elbette bizden gibi görünüp bizden olmayanlar...   AK Parti, bu seçimi kabul etse de etmese de kaybedecek! Bu kayıp oranı iktidarı kaybetme noktasına ulaşır mı? Veyahut AK Parti ne kadar kaybedecek gibi soruları son seçim sonuçları ve sokak analizlerine göre siz yapın. Bu seçim süreci birilerinin beklentisi noktasında Yeniden Refah Partisi'ni de iktidara taşımayacak! Çünkü onlarda "biz sistem partisi değiliz" zırvalığı içinde kendi içlerinde kapalı bir kutu. Lakin, Türkiye'nin selameti için vatandaşlar kendi gönüllerindeki siyasi partilere oy verecekler. Seçimi hangi siyasi parti veya ittifak kazanır? Tam olarak bugünden kestirmek imkansız. Her ne kadar gönlümüzün lideri Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'a Cumhurbaşkanlığı'nda milletin geneli olarak oy verecek olsak bile, maalesef gönüller fazlasıyla kırgın! Bugün ben dahil halk, AK Parti İl ve ilçe binalarına girmiyor. Oralara giren ve il yöneticilerinin boy boy poz verdiği Erdoğan düşmanlarını gördükçe AK Parti'den tiksinir hale geldik. Hata büyük. Hali hazırda benzer bir durum MHP içinde geçerli. Öz'e dönmek çok zor değil! Mesele yüzde 50+1 değil, olmamalı. Dün bu Millet yüzde 50+1'i Cumhur İttifakı'na verdi. Ancak bugün Millet İttifakı güçleniyorsa sorumlu olarak vatandaşı değil! Bu noktada hatalı olarak AK Parti ve MHP yönetimlerini görmek en doğrusu.   Biliyorum, yine linç edeceksiniz beni. Yine onlarca bela ve sıkıntı ile uğraşacağım. Yine gazetelerime destekler kesilecek, Bursa'nın günlük gazetelerinde yazmamı engellediğiniz gibi kendi gazetelerimde de yazmaman için her yola başvuracaksınız. Ama farkında değilsiniz, biliyorum. Ben sizin hayatanızı kurtarmaya çalışıyorum! Öyle ki, Adnan Menderes'in akibetini hatırlayın! Yine Bursa'da Belediye Başkanları öldü. Kimisi makamında, kimisi yolda. Bir cinnet, bir cahillik nelere sebep olmuyor ki? Biz bunları biliyoruz, unutmadık. Lakin ileri yaştakiler sanırım hafıza sorunu yaşıyor... Allah sonumuzu hayır eylesin inşallah diyerek sizlere son defa kendinize gelin, halk ile buluşun, gönül siyaseti yapın diyorum. Hasılı, makam sizin vebal sizin bana da ne oluyorsa...